Rosier ve Sportif Direktörün Dansı…
Eski Beşiktaş topçusu Valentin Rosier, YouTube’de Fransız usulü bir itiraf yaptı ki, bu itiraflar tam polemik avcılarına göre! Sevgili Rosier’imiz, ne olup bittiğini çözememiş ama basbayağı kadro dışı kalmış. Sporun ruhu değil, spordaki ruhsuzluk dedikleri bu olsa gerek! Düşünsenize, spor direktörüyle yaptığı sohbet bile iki kişinin birbirini televizyondan tanımasından biraz daha yakın!
Bir gün kapısını çalan kibar ama biraz fazla ukala bir sportif direktörle sohbet ederken, “Nasıl yani?” diye yüksek tondan müzik açan Rosier, sonunda ofiste fırtınalar estirmiş. Adamcağız, ‘Ben sana hiçbir şey diyemem, hadi dağılalım’ deyiverince Rosier de, ‘Bu aşk burada biter mi hiç?’ moduna girmiş. Tabii, ortada zerre sebep yokken ‘Beni neden kovdun’ diyen Rosier, kovulsa bile gönüllerin şampiyonu!
İşin en ballı yanı, zamanında Galatasaray’dan “Gel bize, daha güzel top oynarsın” daveti almış. Ama o yolda yürümeyip Beşiktaş’a sadakat yemini etmiş. Sadakat güzel şey dostlar, ama futbol işleri biraz ‘satranç oynarken dertleşmek’ gibi olabiliyor. “Kalbimi dinledim, Beşiktaş’la kaldım” dedi ama sonra başına ne geldi derseniz, futbol işte; çünkü burada aklın mantığın değil, çimlerin keyfi geçerli! Ama Rosier de hâlâ “Ben Valentin’im, beni kim kovuyor?” deme hakkıyla sahnelerde!