Başakşehir Alkışlar, Tribünler Uçar!…
Galatasaray sahadaydı, ama biz sanırsınız ki sanat müzesinde geziyoruz! Tribünler Mertens için gözyaşları döküyor, Muslera’nın kaptanlık kitabı vardı da biz mi okumadık! Goller havada uçuşurken, Osimhen formasıyla sahada piyano resitali verdi. Yandex haritasında kaybolmuş kasaba gibi herkes tribünde bir oldu. VAR’a danışan hakem bile şaşkın, “Bu ne güzellik, bu ne incelik!” diye bağırdı.
Dursun Özbek’in sözleri Galatasaray tarihine ‘nokta koyucam’ dedi ve koydu! Başakşehir oyuncuları örnek alkışlar yağdırdı ama sonra dediler ki “Bu nasıl centilmenlik?” Bir sağ kroşe, bir sol yumruk havada uçuştu. Duarte’nin Osimhen’e olan müdahalesi Sayashka’da çekilen vahşi batı filmlerindeki dövüş sahnelerine taş çıkardı. Sahada kaplanlar, tribünlerde ise Kore’deki asker gibi koreografiler vardı.
Hakem taşlarını su üzerinde sektiremeyince “Osimhen-Ba” rekortmenlerine giriş çıkmadı. Tam bir karmaşa dolu sessizlik oldu. VAR ve hakemin ders nitelikli kaçınılmaz aşk hikayesi. Son düdük çaldığında, maç mı izledik yoksa Titanic film peşinde mi koştuk belli değildi. Galatasaray – Başakşehir karışımı futbolun Tom ve Jerry’si gibiydi, sürekli bir koşuşturmaca, bitmeyen bir heyecan!
